4 Haziran 2011 Cumartesi

Finaller olur da benim aklım dikişte boyalarda olmaz mı hiç!!

Yine bir final haftası, yine tutuşan paçalar ve yine ben :D
Genelde her sene final dönemi acayip gergin olurum, ama bu sene daha bi gerginim, çünkü 3. sınıf oldum ve okulun uzamaması için bir sürü dersimi verip seneye maksimum alabileceğim kredi sayısını doldurmamam lazım. Alttan 96335 dersim olduğu için hem finallerimin süper geçmesi hem de yaz okulunda alabilceğim derslerin açılması gerekiyor. Öyle işte, bakalım akıbetim ne olcak :D

Şimdi gelelim size göstermek istediğim şeye. Öncelikle minyatür çalışmalarına ağzım açık bakakaldığım, nasıl bir sabra sahip diye merak ettiğim, süper yetenekli bi blogerın sayfasını incelemenizi istiyorum. http://www.evangelione.com/.
 Küçücük bebekler, minyatür eşyalar arasında en çok beğendiğim minyatür bavullar. Kolye olarak tasarlamış kendisi. Ben de bu sabah yapıcam ben bunu leyn dedim, ve yapamadım :D Ucundan kıyısından benzedi ama istediğim gibi olmadı tabi. Kolye yerine küpe kutusu falan olarak kullanırım artık :D

İşte fotolar.






*




Aslında yapmak istediğim buydu utanarak yayınlıyorum :D




Bu da EvA için bavulun parçaları:)
İnce kartonlar bavulun içini, mukavvalar da dışını oluşturuyor. İnce uzun şeritler karemsi parçaların etrafına dolanıyor. Açıklayıcı olmuştur umarım :)

21 Mayıs 2011 Cumartesi

Barette Kol


Okuldaki kalıpçılık dersinde Barette kollu bi bluz çalışmıştık pelurla. Ben bunu dikerim dedim, büyük kalıbını çıkardım eve gelince, akşam arkadaşlarla otururken de diktim hemen. Dikiş makinesine bile gerek duymadım o derece :) Fotoların altında kalıbı da çizdim. Kol altı çizgisine kadar iki yanlardan dikiyoruz, yaka, kollar ve etek ucunu da iplikler atmasın diye kıvırıyoruz bu kadar basit. Ben en son kalan kumaşla bi de kemer diktim. Kemersiz kullanımda tunik havası veriyor :)

Dikiş dikmenin verdiği huzuru çok nadir başka şeylerde buluyorum. Hele bi hafta sonra finallerin başlıyo olduğunu düşünürsek sık sık huzur bulmaya ihtiyacımın olcağını düşünüyorum :/ Allam yardım etsin bana :)

Bu arada yaz stajlarım da belli oldu, 30 gün Unitex ardından 10 gün Hugo Boss. Öncesinde bi de yaz okulum var, bu yaz tatil yok yani bana. Seneye mezun olursam inşallah o zaman yaparım bol bol tatil :)

Finalleri olan herkeslere başarılar diliyerekten bu posta son veriyorum. 

Şarkımız Yunanca olsun bu seferde :) Buyrun efenim.





15 Mayıs 2011 Pazar

Kitap Ayraçları

Kitap okumak vazgeçilmezdir benim için. Haliyle kitap ayraçlarımı da çok sık değiştiririm. Bunlar da son yaptıklarım. lazybonehandmade 'te gördüm. Bence siteye bi göz atın, çok sevimli işleri var :) 











Şarkımız da Lou Reed 'ten gelsin. Perfect Day.

11 Mayıs 2011 Çarşamba

Sabahlar güzeldir.

Eskiden tam bir gece insanıydım, geceyi beklerdim, yatmak bilmezdim. Sonra da haliyle öğlen uyanırdım. Şimdiyse sabahları daha çok sever oldum. Gece saat bir olmadan yatıyorum, sabahları da 8-9 gibi kalkıyorum. Kesinlikle düzen çok etkiliyo insanın hayatını. Sabahlar güzeldir, değerini bilmek gerek :))

Okulun son haftasına girdik sayılır. Dersler yavaş yavaş bitiyo. Şenlikler başladı. Havalar da sonunda ısınmaya karar verdi gibi görünüyo :)

Bu arada okuduklarımdan ve izlediklerimden bahsetmek istiyorum.

Scream 4.
Komikti. Sinemaya verilen paracıklara yazık oldu :D Winnie the pooh 'a gitsek daha çok zevk alırdık sanırım. Bol bol kan ve bıçak yarası ses efektinden başka hiç bişey yoktu.


Rio .
Karakterleriyle, müzikleriyle, dialoglarıyla süper bir filmdi. Hem de 3D. Rio karnavalını 3D yapmışlar, bu 3D animasyon sektörü kendini aşmış ben onu gördüm. Ağzım açık baktım kaldım. Kesinlikle sinemada gidin izleyin derim.



Genç Werther'in Acıları.
Bi kaç tavsiye üzerine okudum bu kitabı. Ya ben çok duygusuzum ya onlar çok duygusaldı, aynı tadı alamadım bu kitaptan. Çok yoğun bi aşk söz konusuydu ama bana basit geldi nedense. Çevirmenden de kaynaklanıyor olabilir tabi, hakkaten çok kötü çevirmiş, cümle yapıları bile bozuktu.




Ve Fringe
Sonunda 2. sezona geçebildim bu dizide. Çok beğenerek izliyorum ama bi türlü başına oturup izleyemiyorum. Halbuki 40 dk kadar sürüyo.
Her bölümde farklı bi olayı inceliyorlar. Ama aslında bu olaylar tek bi olaya bağlı, öyle bişey işte :) Bence izleyin.


***
Bunlar da yaptıklarım.





Evde yuvarlak iki kumaş buldum, üstüne akrilikle Spinoza'nın bi sözünü yazdım, kenarlarından dikip ağız kısmına fermuar geçirdim, arkadaşıma hediye ettim :)





Ve bu da aynı yeleği diktiğim kalıptan yaptığım baharlık ceket. Kumaşı 2 liraya almıştım. Yani 2 liraya mal oldu bana :) Bu sıralar dikiş hevesim üstümde daha yaptıklarım var, teker teker paylaşıcam inşallah :)



Bu arada saçlarıma perma yaptırdım ben :D İlk günlerde nefret ettim kendimden, bonus olmuştum çünkü, yeni yeni dalgalar irileşmeye başladı da öyle rahatladım :)

Şimdilik benden bu kadar.

Şarkısız bitiş olmaz.

Mor ve Ötesinden gelsin. Yardım et.

Kendinize iyi davranın :)